Güneydoğu Asya’daki yolculuğum devam ediyor. Sıradaki durağım Kuala Lumpur, Malezya. Bölgenin en gelişmiş şehirlerinden biri olan başkent Kuala Lumpur’u yalnızca fotoğraflardan tanıyorum.

Bugün Kuala Lumpur gezi notlarımla, Malezya’yı beraber keşfedeceğiz ! Yazım içerisinde Kuala Lumpur gezinize rehberlik edecek bilgilerle beraber Malezya’daki izlenimlerimi bulabilirsiniz.

Kuala Lumpur Caddeleri’nde Çektiğim Hoş Bir Fotoğraf

Singapur’dan Kuala Lumpur’a Yolculuk

01 Mayıs 2017 Pazartesi. Önceki günlerde keşfettiğim Singapur Şehri ve Batam Adası ardından bugün Malezya’ya yol alma vakti. Beni Singapur’dan Kuala Lumpur’a götürecek uçağım için Changi Havalimanı’na gidiyorum.

Kuala Lumpur uçağım saat 12.50’de kalkacak. Dışarıda güzel, güneşli bir hava var. Pasaport işlemlerinin ardından JetStar Havayolları’nın sevimli bir uçağı ile havalanıyoruz !

Bugün katedeceğim mesafe yalnızca 350 kilometre. Uçak yolculuğu için biraz kısa olduğunun farkındayım. Bu rotada heyecanıma yenik düşüp alıverdim bu bileti, çok da bir ücreti yok. Fakat Singapur – Kuala Lumpur arası için en mantıklı seçenek tabii ki tren. Bu iki şehir arasında sıkça tren seferleri var. 6-7 saat arası bir sürede bu mesafeyi çok daha maceralı bir biçimde alabilirsiniz. Bu rotada eminim ki görülecek çok güzel manzara var.

Benim gibi uçakla gitmenin avantajları da yok değil. Yalnızca 1 saat gibi bir sürede, yorulmadan ve vakit kaybetmeden Kuala Lumpur’a ulaşacağım, Air Asia ve JetStar’ın uçuşları çok komik fiyatlara !

Kuala Lumpur Uçağıma Binerken / Singapur Changi Havalimanı

Kuala Lumpur’a Nasıl Gidilir ?

Türkiye’den Malezya’ya nasıl gidileceği var bir de. Kuala Lumpur’dan İstanbul’a Türk Hava Yolları’nın direkt seferleri var. Malezya Havayolları da önceden sefer düzenliyordu fakat başlarına gelenleri biliyorsunuz…

Direkt uçuşla Kuala Lumpur’a gelmek Singapur’dan trenle gelmekten daha yorucu olmaz kanımca. Fakat her zaman dediğim gibi aktarmalı uçuşlar hem daha maceralı hem daha uygun.

Kuala Lumpur Genel Görünüm

Malezya Hakkında Genel Bilgiler

Şimdi bu çok bilinmeyen Malezya ve Kuala Lumpur’dan söz etmeliyim.

Malezya, toprakları doğu ve batı şeklinde iki ana parçadan oluşan bir Güneydoğu Asya ülkesi. Sınırları kuzeyde Tayland, güneyde ise Endonezya Adaları’na kadar uzanıyor. Batısını çevreleyen Hint Okyasunu ile doğusundaki Güney Çin Denizi arasında yer alan geniş bir coğrafyadan söz ediyorum.

Tarih boyunca çokça işgal altında kalan bu topraklardaki Malaylar son olarak 2. Dünya Savaşı’ndaki Japon İşgali’nin ardından 1957’ye kadar Birleşik Krallık’la ortak bir egemenlik içinde kalmışlar. Bu tarihten sonra kurulan Malezya Devleti, günümüzde de İngiliz Milletler Topluluğu’nun üyesi. Bunun sonucu olarak ülkede çok iyi şekilde İngilizce konuşabilen bir halk var.

Malezya çoğunluğunu Malay Müslümanlar’ın oluşturduğu 26 milyonluk bir nüfusa sahip. Resmi dilleri Malayca ve para birimleri Ringit. Ülke bulunduğu bölgenin güçlü ekonomilerinden biri. Malezya’da ekonominin temel taşları madencilik, turizm ve tarım. Ülkenin neredeyse çoğunluğu gür tropik ormanlarla kaplı.

Kuala Lumpur Genel Görünüm

Kuala Lumpur Nerededir ?

Başkent Kuala Lumpur, Malezya’nın ve Güneydoğu Asya’nın en önemli sosyo-kültürel, ticari ve turizm noktalarından biri. Ülkenin batısında, Ekvator’un 300 kilometre kadar kuzeyinde bulunuyor. Toplam metropol nüfusu 7 milyonun üzerinde. Nüfusun yarısını oluşturan Müslümanlar, çeyreğini oluşturan Budistler ve kalanı tamamlayan öteki dinlere mensup insanlarla beraber KL oldukça kozmopolit bir yapıya sahip.

Kuala Lumpur, 21. yüzyıl dünyasına ayak uyduran bir gelişme sergilemekte. Dünyanın en yüksek yapılarından birinin de bulunduğu şehirde yaşam kalitesi ve turizmin yükselen bir grafiği var.

Beni Getiren Uçağım / Kuala Lumpur Havalimanı

Malezya’ya Vize Var mı ?

Bu şehire giderken vize almamıza da gerek yok ! Malezya T.C. Pasaportları’ndan vize talep etmeyen bir ülke, 90 günü aşmayan seyahatlerinizde hiçbir evrak işiyle uğraşmıyorsunuz.

Şimdi gezime geri dönüyorum. Kısa süren bir uçuş ardından uçaktan Malezya’nın tropik ormanlarını seçebiliyorum. İnişe geçtiğimiz sırada, sanki bu ağaçlar düşsek bizi tutacak gibi ! 

Yerel saatle 14’te Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı’na iniyoruz. Havalimanı oldukça büyük, pasaport kontrolü için uzunca bir yol yürüyorum ve kısa bir süre ardından Malezya’ya giriş yapıyorum.

KLIA Express Tabelaları / Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı

Kuala Lumpur Havalimanı Ulaşım

Kuala Lumpur Havalimanı ya da kısa adıyla KLIA, şehrin 45 kilometre güneyinde bulunuyor. Kuala Lumpur’a ulaşmanın en kolay ve hızlı yolu KLIA Express. Havalimanı’nın iki terminalinden de binebileceğiniz bu trenle yalnızca yarım saat gibi bir sürede KL Sentral İstasyonu’na ulaşabiliyorsunuz.

KLIA Express tek yön olarak 35 ringit. Türk Lirası ile Ringit 2018 başlarında hemen hemen eşit kura sahip yani yaklaşık 30 lira ödemeniz gerekiyor. Otobüsler daha uygun bir alternatif olsa da KLIA’ya ulaşım için bence KLIA Express’i seçmek en mantıklısı.

Şehre doğru hareket ediyoruz ! Tren baya bir hızlı gidiyor, Malezya’nın ilk dakikalarda Singapur’dan fazla bir farkı yok. Yol boyunca trenden keyifli bir tropik orman manzarası izleyebiliyorsunuz, daha önce bu kadar yeşil bir ülkede bulunmamış olmalıyım.

KLIA Express ile Şehir Merkezine Giderken

İlk İzlenimler

Dakikaların nasıl geçtiğini anlamadan KL Sentral’e varıyorum. Şehirdeki neredeyse tüm raylı sistemin birleştiği nokta. Bu istasyon şehrin güneybatı tarafında kalıyor. Aslında hostelimin bulunduğu Chinatown ve şehir merkezi yürüme mesafesi olsa da Kuala Lumpur’da işler öyle kolay değil !

Şehrin bu bölümü o kadar karışık ki anlatılmaz ! KL Sentral’de iner inmez kalabalık bir insan ordusu karşılıyor beni. Bununla beraber gökyüzünde gördüğüm ilk manzara, geniş otoban yollar ve havarayın geçtiği yol oldu. KL’de yürümenin önündeki en büyük engel şehri adeta parçalara ayıran bu otobanlar ve nehirler.

KL Sentral ve Kalabalık Atmosferi

Peki hostelime nasıl gideceğim ? KL Sentral’den Rapid KL isimli havaraya biniyorum. Yalnızca bir durak ilerdeki Pasar Seni’de indikten sonra benim için Kuala Lumpur macerası tam anlamıyla başlıyor.

Birkaç dakika içinde buranın Singapur’dan çok farklı olduğunu anlıyorum. Gördüğüm bir sahne sanki bizden bir Müslüman Ülkeyi anımsatırken, diğer yanda sanki Tayland’ta gibiyim, uzakta yükselen gökdelenleri hiç sormayın !

Evler biraz köhne ve eski gibi, arabalar ve genel izlenim de öyle fakat çok da kötü değiller, hem burası şehrin en modern noktası sayılmaz. Yerler ıslak, yağmur daha yeni yağmış, bu dönemde şaşmamalı.

KL Sentral Havarayından Şehrin Karmaşık Görüntüsü

Kuala Lumpur’da Nerede Kalınır ?

The Travel Hub Guesthouse’a varıyorum. Burası hostel-otel tarzı küçük bir işletme. Beni cezbeden şehir merkezine ve KL Sentral’a olan yakınlığı oldu. İki gün sonra sabahın çok erken saatlerindeki, Siem Reap,Kamboçya uçuşum için bu konu önemliydi. Sizde bu bölgelerde hostel ve otellerde kalabilirsiniz.

Malezya’da hayat Singapur’dan fazlaca ucuz duruyor. İki gece için toplamda 70 ringit ödeyeceğim. Fena da bir yer sayılmaz. Hostel’e giriş yaparken benimle birebir aynı çantaya sahip bir gezgin ile karşılaşıyorum. Neredeyse çantamı alıp Amerika’ya götürecekti ! Neyseki farkedip önlemimi aldım. Zaten çantamın küçük bir bölümünde ismim ve iletişim bilgilerim hep olur. Dünya ne kadar küçük…

Hostelime Doğru Yürürken

Kuala Lumpur’da Gezilecek Yerler

Vakit kaybetmeden Kuala Lumpur’da gezmeye başlıyorum. Hostelimin bulunduğu konum gereği ilk olarak Chinatown’dayım.

Burası sıradan Asya’nın sıradan Çin Mahalleleri’ne benziyor. Singapur’dakinden daha canlı tabii ! Caddelerde Bangkok usulü street-food dükkanları var. Hafif salaş tarzdaki görüntüsü bana çok samimi geldi.

Chinatown Kuala Lumpur

Petaling Caddesi – Chinatown

Kendimi biranda Petaling Caddesi’nde buluveriyorum. Burası KL’in görülmesi gereken noktalarından biri. Çin Mahallesi’nin bu hareketli caddesi, boylu boyunca uzanan kocaman bir pazar barındırıyor. Bana Mısır Çarşısı’nı anımsattı kalabalığı ve atmosferi.

Petaling Caddesi’nde Çin Kültürü’nden ürünler ve Malezya’ya has çeşitli şeyler bulabilirsiniz. Yeme-içmeden tutun hediyelik eşyalara kadar burası küçük dükkanlarla dolup taşıyor !

Petaling Caddesi Girişi

Yürümeye devam ediyorum. Şehir merkezine doğru yaklaştıkça etrafımdaki çehre de değişiyor. Bu bölümdeki daha bakımlı ve yüksek binaları, geniş caddeler ve modern insanlar tamamlıyor. Yer yer küçük meydanlar ve mimari kalitesi yüksek, eski fakat restore edilmiş yapılar görebiliyorsunuz.

Bu sırada güneş de kendini gösterdi iyice  Yağmur sonrası güneşin manzarası bir başka güzel. Keşke havayı bu kadar ısıtmasa !

Chinatown Bölgesi / Malezya

Kasturi Walk

Hemen solumda yine keyifli bir caddeye rastlıyorum, burası Kasturi Walk.

Kasturi Caddesi az önce bahsettiğim Petaling’in Malezya versiyonu denebilir. Kasturi daha modern ve tropik renklerle süslenmiş bir cadde. Burada yürürken kendinizi biran için Avrupa’da sanıp, ardından gördüğünüz Tropik Lezzetlerle Kuala Lumpur’da olduğunuzu anımsayabilirsiniz.

Keşfetmeye devam ediyorum. Kuala Lumpur’u bölen nehrin üzerindeki köprünün birindeyim. Hemen karşımdaki Masjid Jamek ve arkasındaki binalarla ilginç ama güzel bir manzaram var. Bu köprünün inşaası daha devam ediyormuş bu yüzden manzarayı bozan detaylar da var.

Kasturi Caddesi

Malezya Ulusal Tekstil Müzesi

Arkamı dönüyorum ve karşımda harika bir yapı var ! Burası Malezya Ulusal Tekstil Müzesi Binası.

Bu müze eşine çokça rastladığım türden değil. Malaylar’ın kültürünü yansıtan tekstil ürünlerini barındırıyor. Bu toplumun yüzyıllar boyunca giydiği yöresel kıyafetlerden tutun da dikiş-nakış işlemeli eserlere kadar.

Malezya Ulusal Tekstil Müzesi

Tekstil Müzesi’ni gezmek ücretsiz. Önüne kadar gelip de girmeden olur mu ?

KL’i ziyaret edenlerin görmesi gereken bir müze olduğunu düşünüyorum, bu sayede çokça kültürün harmanı olan Malay Kültürü’ne farklı bir bakış açısı kazanabilirsiniz.

Tekstil Müzesi’nde Sergilenen Eserlerden Birkaçı

Merdeka Meydanı

Artık koskoca bir meydana varıyorum. Burası Kuala Lumpur’un en önemli noktalarından biri; Merdeka Meydanı.

Merdeka Meydanı Malezya tarihi için bir mihenk taşı denebilir. Ülke bağımsızlığını tam bu noktada ilan etmiş ve göndere çekilen Malezya Ulusal Bayrağı, dünyadaki örneklerinin en yükseklerinden biri !

Merdeka Meydanı’nın Girişindeki Çeşme ve Sağda Abdul Samad Binası

Abdul Samad Binası

Merdeka Meydanı’nın dört bir yanı mimari güzelliklerle dolu, ortasında da tatlı küçük bir çeşme var. Hemen arkasındaki Sultan Abdul Samad Binası ile müthiş bir uyum içinde.

Sultan Abdul Samad Binası bu meydanın ana üyesi sanırım. Kuzey Afrika ve daha çok Fas Mimari’lerinden izler taşıyan bu yapı 1897 yılında inşa edilmiş. Yapı ilk zamanlar bakanlıklara ev sahipliği yaparken günümüzde Malezya Ulusal Mahkemesi’ni barındırıyor.

Sultan Abdul Samad Binası ile / Merdeka Meydanı Çimleri

Royal Selangor Club

Sultan Abdul Samad Binası’nın karşısında kocaman bir çimlik alan var. Çim olması boşuna değil !

Burası Royal Selangor Club’ın bir parçası. Bu golf kulübünün kökleri 19. yüzyıla dayanıyor. Bu bölgedeki İngiliz izlerinden bir tanesi.

Royal Selangor Club ve Çimleri

Royal Selangor Club’ın mimarisi daha çok uzakdoğuyu anımsatıyor doğrusu. Hemen karşısındaki Abdul Samad Binası ve arkalarından yükselen gökdelenlerle beraber burası şuana dek gördüğüm en ilginç tablolardan birini sunuyor. Malezya’da çektiğiniz her kare fotoğraf için farklı ülke tahminleri yapılabilir !

Bu sırada Sultan Abdul Samad’in arkasındaki KL TV Kulesi ve ünlü Petronas Kuleleri de bu dikkat çekici manzaranın birer parçası. Petronas Kuleleri’ni hepinizin heyecanla beklediğini biliyorum, daha var 🙂

Sulan Abdul Samad’in arkasındaki KL TV Kulesi ve Petronas Kuleleri

Panggung Bandaraya Tiyatrosu

Çimlik koca alandan kuzeye doğru yürüyorum. Burada bana Viyana’daki benzerini anımsatan küçük bir anıt park var, ortasında da bir süs havuzu. Gözüm ileriye takılıyor.

Panggung Bandaraya Tiyatrosu olmalı ! Bu tiyatro az önceki gördüklerimden sonra mimari farklılıkları daha öteye taşıyor. Sanki Edinburgh’tayım…

Panggung Bandaraya Tiyatrosu, British Colonial adı verilen bir ada mimarisi ile 20. yüzyıl başlarında yaptırılmış. Asli görevi belediye binası olsa da günümüzde KL’deki önemli sanat etkinliklerinin düzenlendiği yer.

Panggung Bandaraya Tiyatrosu

Masjid Jamek

Sonunda Masjid Jamek’teyim, diğer bir deyişle Jamek Camii.

Jamek Arapça’da ibadet edilen yer benzeri bir anlama geliyormuş, camii ismini buradan alıyor. Meydandaki benzerleri gibi 20. yüzyılın başlarında inşa edilmiş. Merdeka Meydanı’ndaki daha çok Fas ve İslamik yapıları andırıyor. Cami’nin geniş bir avlusu var ve ibadete açık !

Masjid Jamek

Ne yazıkki içeri şimdilik giremiyorum. Üzerimde şort olduğu için yanına bile yaklaştırmıyorlar caminin. Şortla girilmez tabii ama bu kadar da katı bi kural olmamalı diye düşünüyorum, heleki böyle bir iklimde her daim şort giyilebilirken ! Belki de içerideki ibadetin, çoğu Müslüman olmayan turistlerden etkilenmemesi için böyle uygulanıyor.

Yine şehrin merkezi finans bölgesindeyim. Bulunduğum cadde biraz basık çünkü hemen üzerimizden havaray geçiyor. Şehre modern ve hareketli bir hava verse de ben çok alışamadım !

Şimdi Kuala Lumpur’un modern yüzüne doğru yol alacağım. Metroya atlıyorum !

Bahsettiğim Basık Caddelerden Biri

Kuala Lumpur Metrosu – Şehir İçi Ulaşım

Metro demişken Kuala Lumpur’daki şehir içi ulaşıma parantez açacağım. Burası gelişmiş bir raylı sistem ağına sahip. Şehirdeki çoğu noktaya metro ve havaray ile ulaşabiliyorsunuz. Zaten turistik noktalar birbirlerine çok uzak sayılmaz, metrodan sonra biraz yürüyerek ulaşamayacağınız bir yer yoktur.

KL Metrosu’na binerken biletleri makinelerden alabilirsiniz. 1-3 Ringit arasında değişen bir fiyatlandırması var. Bilet dediğime bakmayın bildiğiniz jeton ! Eski İstanbul ve vapur jetonlarını getirdi aklıma…

Kuala Lumpur Metrosu

Kuala Lumpur Kısaltmaları

Nereye gideceğimi sanırım anladınız. Şu meşhur ikiz kulelerin oraya gideceğim. En güzel yol metro tabii. Neyseki metro istasyonlarında İngilizce tabelalar da var. Bu şekilde yolumu çok kolay olmasa da bulabildim.

15 dakikalık bir yolculuk ardından Kuala Lumpur City Center’dayım. KLCC’ye gitmek için aynı isimdeki metro istasyonunda iniyorsunuz. Kuala Lumpur’da bu kısaltmalara alışmalısınız. Onlar direkt KL diyorlar. Havalimanları KLIA ve Petronas Kuleleri’nin bulunduğu şehrin modern merkezi KLCC.

Kuala Lumpur Jetonlarından Biri Elimde / KL Kısaltması 

Kuala Lumpur City Center – KLCC

KLCC aslında direkt “City Center” kısaltması fakat burası şehrin yenilenen merkezi. 1993 yılında başlanan çalışmalar sonucunda 1997 yılında hizmet açılmış. Burası aynı isimde bir park, bir sürü gökdelen ve KLCC Akvaryumu’nu barındıran bir kompleks.

Hizmete 1997 yılında açılmış fakat hala tamamlandığı söylenemez. KLCC çevresine günden güne yeni gökdelenler ve çeşitli yaşam alanları ekleniyor.

KLCC Bölgesi Genel Görünüm

Suria KLCC Alışveriş Merkezi

Metrodan çıkarken daha gökyüzünü görmeden devasa yükseklikteki Petronas Kuleleri karşılıyor beni. Bu kulelerin mimarisi gerçekten etkileyici ! Boynumun sınırlarını zorladığım sırada Petrona Kuleleri’nin hemen altındaki Suria KLCC Alışveriş Merkezi’ne giriş yapıyorum.

Suria KLCC devasa bir alışveriş merkezi. İçeride aradığınız aramadığınız herşey var. Malezya’da alışverişin en önemli noktası kanımca. Şehirdeki sokak pazarlarının aksine burada oldukça kaliteli mağaza ve ürünler var. Malezya’dan elektronik ürünler almayı düşünenler için de doğru adres.

Suria KLCC’nin İçi

Kuala Lumpur’da Alışveriş

Suria KLCC’deki fiyatlar aslında çok da ucuz gelmedi bana. Daha doğrusu ortalama seviyede. Sırf alışveriş için ülkemizden bu kadar uzağa gelmeye gerek var mı bilemedim ? Elektronik ürünlerinin yüzde 10-20 ucuz olduğu bir gerçek tabii. Fakat durduk yerde alalım diyecek kadar ucuz bir şeye rastlamadım.

Alışveriş merkezinin KLCC Park tarafındaki kapısından çıkıyorum, buradaki atmosfer inanılmaz ! Alışveriş merkezinin önündeki koca parkı, ışıklar ve süs havuzları tamamlıyor. Arkamda ise kocaman Petronas İkiz Kuleleri.

Suria KLCC ve Arkasında Yükselen Petronas Towers

Petronas Kuleleri

Petronas Kuleleri belki de Malezya’nın en ikonik yapısı. Bu ülke hakkında çok fikri olmayanlar bile bu mühendislik harikasını tanıyor. 1998 yılında hizmete açılan Petronas İkiz Kuleleri tam 88 katlı ve 452 metre yüksekliğinde !

Bu ikiz dev kuleler açıldığı zaman dünyanın en yüksek binalarıymış. Şimdi tahtını Burj Khalifa Dubai’ye kaptırsa da hala dünyanın en yüksek ve göz alıcı binalarından. 

Petronas Kulelesi / Çok Güzel Duruyor Biliyorum Fakat Kendi Telefonum İle Çektim

Bana kalırsa Petronas Kuleleri’ni diğer gökdelenlerden ayıran şey sahip olduğu modern mimari. Betonarme çekirdek ve çelik desteklerle proje edilmiş bu ikizlerin, gri renkle bütünleşmiş heybetli ve güçlü duruşu, Kuala Lumpur’dan tüm dünyaya bir mesaj gibi !

Hava artık kararmaya başlıyor. Bu saatte burada olmam tesadüf değil. Buradaki güzel atmosferi ve bu ikiz devleri hem gündüz hem de ışıklar altında izleyebilmek için en doğru zamanı tercih ettim. 

Gece ışıklarıyla beraber Petronas Kuleleri daha bir güzel. Şansıma tam tepesinden vuran Ay’la beraber bana görsel bir şölen sundu !

Petronas Kuleleri’nin Devasa Kolonları

KLCC Park – Işık Showları

KLCC Park’taki havuzda geceleri keyifli ışık showlarına da rastlayabiliyorsunuz. Aslında buradaki konsept bana çok tanıdık ! Dubai Burj Khalifa binası önündeki komleks ile neredeyse birebir aynı. Fakat buranın çok daha önce yapıldığını hatırlatmalıyım.

KLCC Park’ta oturup bu güzel manzarayı izlerken yiyecek ve içecek birşey alma fikriyle Suria KLCC’ye dönüyorum. Hislerimin beni sürüklediği en alt katta kocaman bir süpermarkete rastlıyorum. Burada her türlü ürünü bulmanız mümkün.

KLCC Park ve Havuzu

Kuala Lumpur Market Fiyatları

Bu sırada Kuala Lumpur’daki market fiyatlarını da inceleme şansım oluyor. Market aslında turistik bir bölgede olmasına karşın fiyatlar oldukça uygun ! Alışveriş merkezindeki lüks kafelerde para harcamak yerine benim gibi burada birşeyler alıp parka gidebilirsiniz.

Tropik bir bölgede olduğum için sıcak havada meyve alma fikrini benimsiyorum, o da ne ? Sarı Karpuz ! Ülkemizde daha önce hiç görmedim. Sarı renkteki karpuzun 0.85 kiloluk paketine yalnıca 2.8 ringit vererek alıyorum 🙂

Marketten Aldığım Sarı Karpuz

Artık KLCC Park’ın güzel bir noktasında dinlenip, manzarayı izlerken karpuzumu da yiyebilirim. Tadı bildiğimiz karpuz, sadece rengi sarı !

Bu şekilde uzunca geçen günümü noktalıyorum, yine geldiğim gibi metroya binerek hostelime doğru yol alacağım. Daha bugün geldiğim Kuala Lumpur’da gezilecek çok fazla yerde bulundum, fakat KL’de göreceğim yerler bitmedi. Şimdi tatlı bir uyku…

Gecenin Sonu / Petronas Kuleleri ve Ben

02 Mayıs 2017 Salı. Kuala Lumpur’da yeni bir güne uyanıyorum. Güneydoğu Asya’daki neredeyse birinci haftam, zaman çabucak geçiyor. Bugün rotamda Kuala Lumpur’un biraz kuzeyine gitmek var.

Kahvaltı ve hostelde küçük bir sohbet ardından yola koyuluyorum. Şehrin kuzeyi dediğime bakmayın burası, şu ünlü Hindu Tapınağı ve Mağarası olan Batu Caves.

Hostelimin Güzel Dekore Edilmiş Kapısı / Dışarı Çıkarken

Batu Caves’e Nasıl Gidilir ?

Kuala Lumpur merkezden Batu Caves’e gitmenin en mantıklı yolu trenler. KTM’ye bağlı Kuala Lumpur Merkez İsyasyonu’na doğru yürüyorum. Burası hostelime yalnızca birkaç yüz metre uzaklıkta. Batu Caves’e giden trenlere bu istasyondan binebiliyorsunuz.

Batu Caves’e tren seferleri ortalama yarım saatte bir yapılıyor. Bu seyahat için yalnızca 2 ringit ödemeniz gerekli. Biletinizi kolayca istasyondaki makinelerden alabilirsiniz. Ben de böyle yapıp trenimi beklemeye koyuluyorum.

Hava bugün daha bir sıcak sanki ! Güneydoğu Asya’nın sıcak ve nemli havasına hala çok alışamadım. Tren beklerken sanki sıcaktan bayılacağım. Neyseki fazla beklemeden klimalı güzel bir trene biniyorum.

Batu Caves’e giden tren rahat ve modern. İçerideki insanların çoğu da turist. Yol boyunca KL manzarası izleyebiliyorsunuz. 45 dakika gibi bir süre ardından Batu Caves’e varıyorum !

Batu Caves Trenimi Beklerken / KTM Kuala Lumpur İstasyonu

Batu Caves

Öncelikle Batu Caves’ten söz etmek istiyorum. Batu Mağaraları ve Murugan Heykeli’nden oluşan bu bölge Hinduizm’in kutsal noktalarından biri. 

400 milyon yılı aşkın sürede oluştuğu söylenen bu geniş ve derin mağaralar 19. yüzyılda keşfedilip ünlenmeye başlamış. 20. yüzyıl başlarında inşa edilen merdivenler ve tapınakla beraber burası, dünya üzerindeki en önemli Hindu Tapınakları’ndan biri haline gelmiş.

İstasyondan Sonra Karşıma Çıkan İlk Heykel / Batu Caves

Murugan Heykeli

Mağaranın merdivenlerinın yanına 2006 yılında Lord Murugan Anıtı inşa edilmiş. Kutsal bir Hindu Tanrısı olan Murugan’a itafedilen bu anıt, 42 metre yüksekliği ile benzerleri arasında en ünlü ve heybetli olanlardan.

İstasyondan ayrılıyorum. Bu bölgenin mistik ve kendine has bir havası var. Yanıbaşımda yükselen dik ve sarp dağ sanki üzerime devrilecek !

Murugan Heykeli ve Batu Caves’e Çıkan Merdivenler

Batu Caves’in girişine kadar yürüdüğüm yol boyunca, turistik dükkanlar, doğayla bütünleşik yerel tesisler ve bolca güzel anıt var. Sonunda karşımda yükselen Murugan Heykeli’ni görebiliyorum.

Fotoğraflarda göründüğünden daha büyük ve göz alıcı duruyor. Hemen yanındaki merdivenler ve arkasındaki doğa ile bütünleşince sizi etkisi altına alıyor. Buranın dini bir mekan olduğunu anlamak hiç zor değil.

Şimdi tabana kuvvet ! Bu merdivenlerden yukarı Batu Mağaraları’na ulaşma vakti. Öncelikle buraya çıkış ücretsiz onu not edeyim. Yüzlerce basamak merdiven çıkıyorsunuz ama o kadar heyecanlı bir atmosfere yolculuk var ki yorulmak imkansız.

Batu Caves’e Doğru Çıkarken / Kuala Lumpur

Batu Mağaraları’nın Şempanzeleri

Merdivenlerden çıktıkça arkanızda daha güzel bir manzara beliriyor. Bu yolculukta misafirlerimiz de var !

Evet bu merdivenler sevimli şempanze ve maymunlarla dolu. Daha önce hayvanat bahçelerinde görmüş olsam da böylesine hayatın içinde olmaları şaşırtıcı. İlk kez bu kadar yaklaşıyorum onlara.

Merdivenlerdeki Keyifli Şempanzelerden Biri

Daha tapınağı gezmeden bu minik şempanzelerle fotoğraf ve videolar çekiyorum. Cebimdeki bisküvi onların fazlaca ilgisini çekmiş durumda ! Ellerimle besliyorum 🙂

Batu Mağaraları’na ulaşıyorum. Buranın atmosferi çok farklı. İçeri girdikçe büyüyen uçsuz bucaksız bir dünya sanki. Mağaranın tavanı o kadar yüksek ki sanki Yüzüklerin Efendisi dünyasına dalıvermişim.

Batu Mağarası’nın İçi

Batu Hindu Tapınağı

Tepeden hafifçe damlayan sularla beraber biraz serinleyebiliyorsunuz. Mağaranın içinde takip edebileceğiniz bir yol ve merdivenler var. Sonunda sizi üzeri açık bir noktaya ulaştırıyor. Tamda burada Hindu Tapınağı’na varmış oluyorsunuz.

Öyle çok büyükçene bir tapınak değil, burayı önemli kılan bulunduğu konum olmalı. Küçük bir ayine raslıyorum, bu en sevdiğim ! Yurtdışında böyle farklı tecrübeler edinmek daima keyif veriyor.

Batu Hindu Tapınağı

Bugün de ilk kez şahit olduğum bir andayım. Yakılan mumler ve dilekler…Ben yalnızca fotoğraflarla keyfini çıkarıyorum tabii. 

Artık aşağı inme vakti. Merdivenlerin üst ucunda ayrı bir de bölüm var. Burada ücreti karşılığında Batu Mağaraları’nın derinliklerine tur yapabiliyorsunuz. Bu mağaralardaki eşsiz yarasa türleri ve ortam harika olmalı.

Tapınakta Yanan Mumlardan Birini Elime Alıyorum 🙂

Vakti olan ve ilgisi çekenler için önerebilirim, ne kadar güvenli bilemiyorum 🙂 Girişinde içerideki bazı canlıların ölmüş halleri, cam fanuslar içinde sergileniyor.

Merdivenlerden inmek biraz daha dikkat istiyor ! Sonunda yer seviyesindeyim. O kadar susadım ve terledim ki anlatamam. Çözüm için güzel bir fikrim var.

Batu Mağarası’ndaki Egzotik Canlılar

Kuala Lumpur’da Yapılması Gerekenler

Malezya’ya gelip de Hindistan Cevizi suyu içmeden dönülür mü sizce ? Kokonat ya da Hindistan Cevizi ne derseniz deyin, bu bölgede tatmadan dönülmemeli. Batu Caves etrafında 5 ringit’e alabileceğiniz biçok mekan var.

Gözlerimin önünde birkaç bıçak darbesiyle kırıp, düzeltip üzerine pipetini koyup veriyorlar. Daha önce hiç içmemiştim, tadını beğendim. Zaten bu sıcakta soğuk ne verseler sevebilirim sanırım.

Yediğim Kokonatımla Beraber / Karşımda Batu Caves

Batu Caves’te gezilecek yerleri bitirdim, tekrar Kuala Lumpur merkeze dönüyorum. Trene bindiğim KL Merkez istasyonundayım. Şimdi bu istasyonun arkasındaki yani şehrin batısındaki bölgeyi keşfedeceğim.

Burası Kuala Lumpur’un müzeler ve tema parkları bölümü olarak tanımlanabilir. Unutmadan istasyon binasının da tarihi ve fotoğraflanmaya değer olduğunu düşünüyorum, incelenmeden geçilmemeli.

Kokonatla Serinleyen Sadece Ben Değilim 🙂

Malezya Ulusal Camisi

İlk olarak karşıma National Mosque of Malaysia çıkıyor. Burası yeni nesil modern bir camii. Avlusundan tutun, iç dizaynına kadar fütüristik bu havayı sezebiliyorsunuz. Birkaç kilometre ötedeki Masjid Jamek’le aralarında dağlar kadar fark var ! 

Cami’nin Modern Avlusu

Bu sefer içeri girebiliyorum, çok da yasal sayılmaz ! Yasaklara aldırış etmeden, birkaç dua edip, fotoğraf çekip çıkıyorum. Cami’nin içi o kadar ferah ve temiz bir görüntüde ki insanin manevi duyguları kabarıyor.

Hemen karşısında bir de İslam Müzesi var. Benim ziyaret etmeye çok vaktim olamadı. KL’de 3-5 gün geçirecekler için güzel olabilir !

Malezya Ulusal Camii’nin İçi

Kuala Lumpur Şehir Parkı

Şimdi kocaman bir parkın içine giriyorum. Burayı gördükten sonra daha hiçbir yere park diyemem ! Gözünüzün alabildiğine gür bir bitki örtüsünü, düzenli bir peyzaj tamamlamış. Park içerisinde yürümek, insanın ömrünü uzatıyor gibi.

Bu park içerisinde tropik kuşları yerinde görebileceğiniz KL Bird Park, Kuala Lumpur’un genel botanik bahçesi ve Orchid & Hibiscus Gardens bulunuyor. İsmini saydığım tüm parkları cüzi bir ücrert karşılığı ziyaret edebilirsiniz. Yalnızca çevrelerinden yürümek ve göz ucuyla bakmak bile çok keyifli olacaktır.

Parkın keyif bir de üyesi var Planetarium Negara. Burası KL’in gökyüzü gözlem evi. Rengarenk merdivenleri sizi başka diyarlara alıp götürebilir.

Kuala Lumpur Şehir Parkı’nda Yürürken

Kuala Lumpur Yağmurları

Artık dönüş için parkın içinden yürüyeceğim. Gökyüzü sinyallerini vermeye başladı. Biranda öylesine güçlü bir yağmur başladı ki ! Havanın sıcaklığından böylesine bir yağmur boşalması bekliyordum zaten. Tropikal bir bölgede böylesine bir yağmura, ormanların arasında yakalanınca, bitki ve canlıların egzotik renkleri daha da güzel bir hale bürünüyor. 

Burada bir süre mahsur kaldım 🙂 Neyseki kendime minik bir çardak buldum. Yağmuru izlemek daima bana mutluluk vermiştir.

Bu şekilde Kuala Lumpur’da gezilecek noktaları da tamamlamış oldum. Şimdi şehirdeki izlenimlerim sonucu genel tavsiyelerimi anlatmak istiyorum.

Birkaç Dakika Sonrası Yağmur Altında

Neden Kuala Lumpur’a Gidilmeli ?

Öncelikle Kuala Lumpur’a hepinizin gelmesini öneriyorum. Burası çarpıcı bir kozmopolit yapıya sahip. Sokakta yürürken, bir tarafta tutucu Müslüman’lara rastlarken diğer yanda Budist Kıyafetler’le dolaşan insanlar görüyorsunuz. Öteki yanda ise Hristiyan turistlerin cüretkar giyimleri !

Kuala Lumpur’da görebileceğiniz herşey bu şehre ve ülkeye özel. Burası hem farklı bir coğrafla, hem de farklı kültüre sahip. Tüm bunları deneyimlemek için halkın içine karışmalısınız.

Kuala Lumpur Botanik Bahçesi

Malezya ve Kuala Lumpur İklimi

İklim demişken, Kuala Lumpur ve Genel Malezya ekvatora çok yakın bir konumda bulunuyor. Ekvatoral ve Tropik bir iklim altında. Yıl boyu burası çok sıcak ! İstediğiniz zaman gelin. Fakat benim gibi bahar aylarında ziyaret edecekseniz, ara ara bastıran yağışlara hazırlıklı olun.

Gelmeden önce bu yağmurların yağmaması üzerine planlar yaparken. Buraya gelince “umarım yağar” der oldum ! Havası o kadar sıcak ve bunaltıcı ki yağmur inanın yaşamak için bir kaçış.

Yağmursuz bir Kuala Lumpur’da nasıl gezilir bilemiyorum 🙂

Aniden Bastıran Yağmurda Sırılsıklam Olan Ben / Kuala Lumpur Park

Kuala Lumpur Kaç Günde Gezilir ?

Kuala Lumpur’da benim gibi 2-3 gün geçirmeniz bence en ideali. Bu şehirde görülecek yerleri bu sürede deneyimlerebilirsiniz. Artan vakitlerinizde başka şehirleri keşfetmeniz şart.

Chinatown’daki Değişik Sokaklardan Biri

Malezya Çevresinde Gezilecek Şehirler

Malezya’ya kadar gelmişken başta Langkawi olmak üzere, Malezya’nın güzel doğasını keşfetmelisiniz. Bunun yanı sıra benim bir önceki durağım olan Singapur’da bu bölgede atlanmamalı. 

Zaten Güneydoğu Asya’ya geliyorsanız bir rotanız olması şart. Çevrede gezmeye değer o kadar fazla şehir var ki saymakla bitmez. Güneydoğu Asya’daki gezi rotam sizlere referans olabilir.

Petronas Kuleleri’nin Ay Işığında Manzarası

Malezya’da Denize Girilir mi ?

Bir de Malezya’da denize girmek var. Kuala Lumpur aslında denize çok yakın bir şehir fakat merkezinde deniz bulunmuyor. Kuala Lumpur’da denize girebileceğiniz noktalar da biraz uzakta.

Fakat bu coğrafyada nereye giderseniz gidin harika plajlar var ! KL’den atlayın otobüse,trene ve uçağa istediğiniz Malezya kıyı şehrine gidin, harika bir Hint Okyanusu ve Güney Çin Denizi tecrübesi yaşayabileceksiniz.

Langkawi Plaj Manzaralarından Biri / Genel Görünüm

Kuala Lumpur’da Ne Yenir ?

Kuala Lumpur’a geldik “peki ne yemeliyiz” diyenler olacaktır. Burada Uzakdoğu ve Asya lezzetlerini tadabilirsiniz. Deniz ürünleri Malezya’da da oldukça meşhur. 

Bunun yanında pirinç ve egzotik meyveler üzerine kurulu Malezya Mutfağı’nın çeşitli tatlarını deneyimlebileceğiniz restoranlara şehirde rastlayabilirsiniz. Suria KLCC bölgesindeki lüks mekanlar da keyifli bir akşam yemeği için güzel olabilir.

Chinatown Bölgesindeki Street-Food Dükkanları

Malezya İnsanları Nasıl ?

Malezya insanlarından çok bahsetmedim ama etnik yapılarını öğrendiniz. Bunun sonucu olarak bu şehirde insanlar birbirlerine çok saygılı. Fakat Malezya’nın tutucu bir havası da yok değil ! Çok absürt davranışlar sergilemezseniz, buradaki insanlarla iyi anlaşırsınız, zaten İngilizceleri şaşırtıcı derecede iyi.

Kuala Lumpur Finans Merkezi / Şehrin Modern Yüzlerinden Biri

Kuala Lumpur Gece Hayatı

Kuala Lumpur’da gece hayatından söz etmedim. Rotamın en yoğun programı Kuala Lumpur’a denk geldiği için ben sadece gezmekle yetindim. Eğlence ihtiyacımı yarın ziyaret edeceğim Kamboçya’ya saklamış olabilirim 🙂

Kuala Lumpur’da öyle eğlence merkezi denebilecek de bir yer yok. Dağınık şekilde şehrin farklı noktalarında yer yer barlara rastladım. Bunların çoğu restoran-bar konseptindeydi. Buranın biraz, tutucu özellikleri olan bir Müslüman tarafı olduğunu söylemiştim zaten.

Batu Caves / Kuala Lumpur, Malezya

Malezya’da gece hayatı düşünenler Langkawi dahil olmak üzere eğlencenin merkezi adalara yol alabilir. Tayland’ın ünlü noktaları Phuket ve Pattaya’da bu coğrafyaya çok yakın ve ulaşmak çok kolay.

Bu şekilde Kuala Lumpur, Malezya’daki gezi notlarımı bitiriyorum. Kapsamlı bir gezi rehberi oldu. Umarım Malezya gezimi sizlere heyecanıyla aktarabilmişimdir. Kuala Lumpur ve Malezya’yı daha iyi anlamak için çevresinde ziyaret ettiğim Bangkok ve Singapur gibi şehirlerin de gezi notlarını okumanızı tavsiye ederim.

Güneydoğu Asya’da bundan sonra ziyaret edeceğim nokta Siem Reap, Kamboçya olacak. Angkor Wat’ın kalbine doğru yapacağım yolculuğu ilerleyen günlerde sizlerle paylaşacağım. Sevgiyle kalın !

12 Yorum Yapılmış

  1. Çok teşekkürler . Yakinda Malezya’ya tasiniyoruz. Çok faydalı oldu bu güzel sayfa. Emeklerinize tesekkurler.

    • Taşındınızmı maleyzyaya ? Çünkü yakında bizde ailecek taşınabiliriz tecrübeleriniz benim icin cok önemli

  2. Görkem’ciğim ben İstanbul’dan diş hekimi Handan Kara. Yaşça senden çok büyük olduğum için öyle hitap ettim canım. Seni bugün Malezya ile ilgili araştırma yaparken sitenden tanıdım ve çok sevdim. Öncelikle seni tebrik ederim bu genç yaşta bu kadar güzel gezdiğin için ve yolun hep açık olsun. Eşimle bayram tatilinde 2 haftalık 15 günlük bir gezi planlıyorum. İki seçenek arasında kaldım. Malezya Singapur Bangkok birde Lizbon-İspanya’nın Endülüs kısmı oradan araçla Cebelitarık üzerinden Fas gezisi ne dersin bu konuda fikrin var mıdır? Şimdiden çok teşekkürler canım. Aynı mesajı instagram hesabından da DM olarak yollamıştım. Sevgiler yanaklarından öperiz??

    • Merhabalar Handan Hanım,

      Teşekkür ederim biraz geç cevapladım kusura bakmayın seyahatteydim uzun süredir 🙂

      İkisi de çok farklı ama malezya singapur bangkok kesinlikle en keyifli olan olur 🙂 Üçü de çok farklı ve özel şehirler. Sonrasında da endülüs ü öneririm.

  3. Güzel bir yazı olmuş. Ama keşke 1 saat uzaklıkta ki Putrajaya ya da gitseydiniz.. İnanılmaz bir şehirdir.

    • Fotoğraflardan şimdi inceledim, bahsettiğiniz kadar güzel bir yere benziyor 🙂 Malezya turundan çok Güneydoğu Asya’nın belli başlı şehirlerini gördüğüm bi rotam oldu bu sefer için vaktim de çok değildi 10-15 güne sığdırmak zorundaydım. Malezya bir aydan fazla gezilebilecek bir ülke gerçekten 🙂 Putrajaya’yı sizden okumak isterim gitmeden önce

  4. Yarin KL e gidiyorum bu yazi tam ustune geldi Georgetown cok guzel. Bu arada ben de Travel Hub guesthouse da kalacagim?

  5. Bir süredir KL’de yaşayan Türk bir blogger olarak uzun zamandır gördüğüm en iyi blog yazısı. Kendim de gezgin olduğum için tam olarak bir yere gitmeden önce bilmek istediğim her şey kişisel gözlemlerle anlatılmış. Keyifli bir okumaydı, keşke ben de üşenmesem, yaşadığım şehri yazsam ?

    • Tugce Hanım 🙂 Teşekkür ederim bu güzel yorumunuz için, içime sinmeyen bir yazı yayınlayamıyorum 🙂 Bu yüzden çok vaktimi alıyor ve yavaş ilerliyor fakat böyle yorumlarınızı okuyunca tüm yorgunluk geçiyor ! Kuala Lumpur’da yaşayan bir Türk’ün gözünden de okumak isteriz en yakın zamanda !

Şimdi Sorun, Görkem En Geç Birkaç Saate Yanıtlasın !

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.